Bebeği̇n Sosyal Beceri̇leri̇ Ve Oyun: Yaşamın başlangıcında görülen ilk sosyal davranış, bebeklerin annelerine olan bağlılığıdır. Yeni doğmuş bebeğin anneye bağlılığı; ona yakın olması, sarılması ve anneyi devamlı bir şekilde gözlemesi ile açıkça izlenebilir. "Dokunmanın verdiği rahatlık" ihtiyacı, yaşamın başlangıcında anneye olan bağlılığı güdüleyebilir. Yeni doğanda da aynı ihtiyaç vardır. Ancak bebek büyüdükçe anneye bu şekilde …
Yeni Doğmuş Bebeğin Sosyal Beceri̇leri̇

Bebeği̇n Sosyal Beceri̇leri̇ Ve Oyun:
Yaşamın başlangıcında görülen ilk sosyal davranış, bebeklerin annelerine olan bağlılığıdır. Yeni doğmuş bebeğin anneye bağlılığı; ona yakın olması, sarılması ve anneyi devamlı bir şekilde gözlemesi ile açıkça izlenebilir. “Dokunmanın verdiği rahatlık” ihtiyacı, yaşamın başlangıcında anneye olan bağlılığı güdüleyebilir. Yeni doğanda da aynı ihtiyaç vardır. Ancak bebek büyüdükçe anneye bu şekilde bağlı kalamaz ve çevresini araştırmak amacıyla ondan kopar.
Bebeğin sosyal becerileri sınırlıdır. Fakat ihtiyacı olduğunda ağlayarak (bunu sonradan öğrenir) ilgi sağlamaya çalışır. Bir başka becerisi de dinlenmedir. Yetişkinler nasıl konuşurken veya bir insanın gözlerine bakarken bunu arada bir yapıyorlarsa, bebekler de emme işlemi sırasında biraz emerler, sonra bırakıp dinlenirler. Sonra aynı işleme devam ederler. Bu işlem tıpkı iki insanın konuşmasına benzer.
Oyun; çevreyi denetlemek ya da sırf haz duymak için yapılan bir davranıştır. Claparede’e göre yaşamın ilk yıllarında öfke, korku gibi heyecan belirtileriyle, beslenme dışındaki herşey oyundur. Çocuk önce büyük bir gayretle uyma davranışında bulunur, sonra bu davranışlarına gülücükler eşlik eder.
Di̇l Geli̇şi̇mi̇:
Yeni doğan ağlarken ve sızlanırken bile, konuşma için gerekli bazı alıştırmaları yapmış olur. Kısa ve derin soluk alışlar, daha uzayan soluk verişler konuşmanın temelini oluşturmaktadır. Çocuk ağlama sırasında seslerin çıkartılması için gerekli dudak, çene ve dil hareketlerini tekrarlama olanağı bulur, ses ve solunumunu düzenleme becerisini geliştirir.
Bebeği̇n Bi̇li̇şsel Geli̇şi̇m:
Yaşamın ilk 18 ayında bebeğin öğrenmesi, algı ve hareketlerini organize hareket biçimi şeklinde düzenlemekten ibarettir. Zihinsel gelişimi ise, hareket ve algılardan oluşan zekâ biçimidir. Süreç içinde bebeğin dünya hakkındaki bilgisi şekillendikçe, birbirine bağlı zihinsel gelişim evrelerinden geçer. Doğumla birlikte yeni doğanda refleks etkinlikler görülür. Ağız bir nesneye dokununca emme refleksi gelişir. Yiyecekle ilgili emme gerçekleşmediği sürece yeni doğanın, dudağına değen her objeyle ilişki kurduğu ve örneğin, battaniye gibi doyum sağlamayan objeleri hızla öğrenerek ayırt ettiği görülmüştür. Böyle bir durumda yeni doğan, battaniyeyi iter. Annesinin göğsünü görürse ona yönelir. 2. ayın sonunda görülen bu özellik, tanıyıcı özelliktir.
Devamını okumak için tıklayınız…